[avatar user=”cemozel” /]
Cem ÖZEL
Kullanıcı Hizmetleri Yöneticisi/Sabancı Üniversitesi Bilgi Merkezi

E-kitap veritabanları hayatımıza girdi gireli bizi şaşırtmaya devam ediyor. Gerek çalışma prensipleri olsun gerek içeriği olsun hayran olduğum özellikleri var. Sevmediklerim de var tabii; ama pek çoğunu seviyorum. İşte bu pek çoklardan bazılarını köşeme taşıyacağım. Köşeme taşırken de beni en çok cezbeden kısımlarına değineceğim. İlk olarak E-Book Central ile başlıyorum.

E-Book Central

Nam-ı diğer yani diğer adıyla (Doğrusu “Nam-I Diğer”dir. Bazı yerlerde Nam-ı Değer yazıyor diye bu söyleme vurgu yapmak istedim. Hatta üşenmedim. Google’da bu şekilde tarama yapınca 58.000’den fazla bir yanlış kullanım tespit ettim. Bence buna “değer”!) Ebrary olan bu e-kitap veritabanımız uzun yıllardır bizimle birlikte. Ebrary kelimesinden “y” harfini düşürüp kendisine isim yapanları bile duymuşsunuzdur. Ne yalan söyleyeyim, Ebrary gibi yaygın bir ismi hele de marka olmuş bir ismi, E-Book Central’a çevirmek biz kullanıcıların alışkanlığını bozdu. Söylenmesi de zorlaştı. “E-Book Central E-Book Database” mi daha akıcı geliyor yoksa “Ebrary E-Book Database” demek mi? Neyse lafı fazla uzatmayayım, yorumu size bırakıyorum.

E-Book Central, kendisini içerik olarak çok zenginleştirdiği gibi sunduğu imkanları da sürekli arttırıyor. Bir yandan da, başından beri var olan o güzelim özelliklerini yaşatmaya devam ediyor. E-Book Central, bünyesinde bulunan her bir kaynağı birden fazla kullanıcıya okutabiliyor. Ödünç almak zorunda değilsiniz. Okuduğunuz kitabı bir yere kaydetmek, altını çizmek (üstelik farklı renklerle), köşesine notlar almak, ilk baştan beri var olan özelliklerinden bazıları. Bu özellikleri onu oldukça sevimli kılıyor. Her bir kitabın kendine özgü çıktı alma sayfa sayısı var. Bazılarını tamamen indirebilirsiniz, bazılarını da sistemin size tanıdığı sayfa sayısı kadar. Adobe Digital üzerinden ise bilgisayarınıza indirerek yanılmıyorsam 14 gün boyunca çevrimdışı olarak okuma olanağı veriyor. Çıktı almak için sayfa sayıları, başlangıçta çok kısıtlıydı; ama günden güne arttırdılar. Hoş! Bu özelliği iyiye yorduğum gibi kötüye de yorabilirim. Çok fazla sayıda çıktı alabilme olanağım, onu e-kitap özelliğinden uzaklaştırıyor gibi geliyor. “Bu kadar çok çıktı alacaksam e-kitabın esprisi nerede?” diyebiliriz. Sadece akademik kaynaklar değil edebi kaynaklara da ulaşabilmek mümkündür. Geçenlerde Anna Karenina’yı aradım E-Book Central’da. Şansım varmış ki karşıma çıktı. Aşağıdaki görselde de göreceğiniz üzere “Series” alanındaki linki tıkladığımda diğer pek çok klasik kitaba rastladım.

“Series” alanını fark ettiğimde daha önce hiç yapmadığım, hiç gerek duymadığım bir tarama kriterinde arama yaptım. “Series Title” alanında daha önceden bildiğim bir seri adını yazdığımda karşımıza çıkan kitapların varlığı beni oldukça mutlu etti. Hatta bu özelliğini kitap tanıtımlarında dahi kullandık.

Sonuç sayfasına baktığımızda bu serinin altında 212 adet klasik kitaba ulaştık.

Yine bunun yanı sıra üniversitelerin hazırlık sınıflarında çok kullanılan “kolay okunabilir” kitaplara da başka bir özellik sayesinde ulaşabilir ve tanıtımını yapabilirsiniz. Örneğin aşağıdaki görselde de göreceğiniz üzere bu sefer de yine çok fazla kullanılmayan tarama kriterlerinden yer numaralarını seçerek bir tarama yapalım. Bilmeniz gereken tek şey, kolay okunabilir kitapların yer numaralarının başındaki ilk iki harfi arama kutucuğuna yazmanız.

Yazıyı görsel cennetine çevirdiğimin farkındayım; ama daha anlaşılır olsun diye bu yolu seçtim. Aşağıdaki görselde göreceğiniz üzere 1597 tane kolay okunabilir kitabı hazırlık okulu öğretim görevlilerinize ve öğrencilerine, tanıtımını yapabilirsiniz.

Ebrary’nin pardon ağız alışkanlığı E-Book Central veritabanının kendi penceremden ön plana çıkan özelliklerine değindim. Unutmamalıyız ki her bir veritabanı bir bulmaca ayarında. Ne kadar çok kurcalarsanız o kadar çok özelliğini keşfeder bir o kadar da hakim olursunuz. CV’lerinizin Hobiler kısmına “Veritabanlarında surf yapma”yı da yazmayı ihmal etmeyin. Bir diğer e-kitap veritabanı tanıtımına kadar şimdilik hoşçakalın.