Milli Kütüphaneye büyük darbe

Milli Kütüphaneye büyük darbe

Hülya Karabağlı / Ankara / TürkiyeGündemi özel haber/ 2016 yılında kapısına kilit vurularak içinde geçmiş ve günümüzün bilgi, belge materyaliyle önemli bir kitap, sureli yayın hazinesini içinde barındıran ve bir süre Cumhurbaşkanlığı Külliyesine taşınacağı iddialarıyla gündeme gelen Milli Kütüphane‘de kaos sürüyor.

Kültür Sanat Sen Genel Hukuk ve Toplu Sözleşme Sekreteri Deniz Özsaygı: Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Türkiye, dünyada Milli Kütüphanesi olmayan tek ülke unvanını aldı.

“Kütüphanede, matbaa ve cilt hanenin çalışır durumdaki makineleri sökülerek milyonlarca liralık baskı, dizgi makineleri ve milyonlarla ifade edilen tonlarca kâğıt stoklarının bir kısmı Konya Selçuk Üniversitesine bir kısmı Ankara Üniversitesine hibe edilerek kamu zararı oluşturuldu”

Milli Kütüphane’nin 73 yıllık kuruluş kanununun Cumhurbaşkanlığı’nın 703 sayılı kararnamesiyle lağvedildiğini ifade eden Kültür Sanat Sen Hukuk ve Toplu Sözleşme Sekreteri Deniz Özsaygı, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Milli Kütüphaneyi güçlendirmek yerine yok etmiş ve ülkemizin hafızasında 73 yıllık geçmişe sahip olan bu kütüphaneyi ortadan kaldırmıştır. Yapılan bu icraatla Türkiye dünyada Milli Kütüphanesi olmayan tek ülke unvanını almıştır”dedi.

“Fiziki varlığıyla da yerle bir edildi”

Milli Kütüphanenin sadece mevzuatıyla değil fiziki varlığıyla da yerle bir edildiğine dikkat çeken Özsaygı, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü binasının kapatılarak Milli Kütüphaneye taşınması sonucunda Genel Müdürlük personeline çalışma alanları açabilmek için Süreli Yayınlar ve Samsung Dijital okuyucu salonlarının okuyucuya kapatıldığını ve bu salonlara amacı dışında yerleşim ve düzenleme yapıldığını ifade etti.

CHP’li Milletvekilleri 2016 yılında  Milli Kütüphane’nin Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne taşınacağı  iddialarını Meclis’te gündeme getirmişlerdi. CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel de, Cumhurbaşkanlığı kararnamesinden sonra Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, “Son KHK ve İlk Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile bırakın idari yapısının güçlendirilmesini Milli Kütüphane yok edilmiş, ülkenin hafızası olan 68 yıllık kuruma bu reva görülmüştür. Gün itibariyle dünyada Milli Kütüphanesi olmayan tek ülke konumundayız” diye konuşmuştu.

Kültür Sanat Sen Hukuk ve Toplu Sözleşme Sekreteri Deniz Özsaygı, Milli Kütüphane’nin son durumunu ‘Türkiye Gündemi’ne değerlendirdi:

“1948’de halka açıldı”

“1948’de halka açılan Milli Kütüphane 29 Mart 1950’de kabul edilen kuruluş kanunu ile yasal kimlik kazanarak 5 Ağustos 1983’te yeni binasında kullanıcılarına hizmet vermeye başladı”

“Kararname ile kuruluş kanunu lağvedildi”

73 yıllık geçmişi ve birikimiyle Türkiye’nin tarihi olan Milli Kütüphane’nin kuruluş kanunu, 2018 Temmuz ayında yayınlanan ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçiş sonrası anayasada yapılan değişikliklerin mevcut yasalarla uyumlaştırma KHK sı olan 703 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile lağvedilmiştir.

Daha önce Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Başkanlık iken 1 Numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile özerk yapısı elinden alınarak Daire Başkanlığı statüsünde Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğüne bağlanmış; görevlerinin bir kısmı ise Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğüne devredilmiştir.

Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Milli Kütüphaneyi güçlendirmek yerine yok etmiş ve ülkemizin hafızasında 73 yıllık geçmişe sahip olan bu kütüphaneyi ortadan kaldırmıştır.

Yapılan bu icraatla Türkiye dünyada Milli Kütüphanesi olmayan tek ülke unvanını almıştır.

Milli kütüphane sadece mevzuatıyla değil fiziki varlığıyla da yerle bir edilmiştir.  Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü binasının kapatılarak Milli Kütüphaneye taşınması ile birlikte Genel Müdürlük personeline çalışma alanları açabilmek için Süreli Yayınlar ve Samsung Dijital okuyucu salonları okuyucuya kapatılmış ve bu salonlar amacı dışında yerleşim ve düzenleme yapılmıştır.

“Kamu zararı oluşturuldu”

Şu anda Kütüphane 250 personelle hizmet vermektedir. Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğünden gelen 167 personelle birlikte bu sayı 400 ‘ü geçmiştir. Kütüphanenin fiziki alt yapısı yeterli olmadığından çalışma alanları yaratabilmek için, matbaa ve cilt hanenin çalışır durumdaki makineleri sökülerek milyonlarca liralık baskı, dizgi makineleri ve milyonlarla ifade edilen tonlarca kâğıt stoklarının bir kısmı Konya Selçuk Üniversitesine bir kısmı Ankara Üniversitesine hibe edilmiştir. Bu hibeler sonrası aynı hizmetler özel şirketlere yaptırılmaya devam edeceği için ayrıca bir kamu zararı da oluşturmaktadır.

Milli Kütüphanenin diğer kütüphaneler gibi 7/24 açık olması, kütüphanenin amacının dışında kullanılmasına, araştırma yapılmaktan çok halk kütüphaneleri gibi ders çalışma yeri olarak kullanılması, zaten yetersiz olan salonların araştırmacılar için değil de ders çalışanlar tarafından doldurulmasına neden olmaktadır.

Okuyucu salonlarındaki çalışma alanlarının personelle doldurulması nedeniyle kütüphane okuyuculara ve araştırmacılara hizmet veremeyecek bir noktaya doğru gelmektedir. 2005 yılında başlanan yeni depo inşaatının bitmemesi nedeniyle cilt haneden gelen gazeteler dergiler depo koridorlarında istiflenmiş olarak bekletildiği için okuyucuya sunulamamaktadır.

Milli Kütüphane bir ülke için olmazsa olmazdır ve çok önemlidir. Milli Kütüphane en büyük araştırma kütüphanesi ve Türkiye kütüphaneleri için lider pozisyonundadır. Milli Kütüphanenin Dünyadaki Ulusal Kütüphaneler düzeyinde olabilmesi için ivedilikle özerk bir yapıya kavuşturulması ve fiziki koşullarının düzeltilmesi gerekmektedir.

Kaynak