[avatar user=”cemozel” /]
Cem ÖZEL
Kullanıcı Hizmetleri Yöneticisi/Sabancı Üniversitesi Bilgi Merkezi

Kütüphaneciler ne istemez ki!

Kimileri kendilerini geliştirebilecekleri örnek kurumlarda staj yapmak ister.

En haklıları kadro ister.

İşe yeni başlayanlar müdürlük ister.

Kimileri ÜNAK’ta sunum yapmak ister.

Kimileri bir makale yazmak ister.

Kimileri Erasmus’la bir haftalığına yurtdışında güzel bir üniversitede bulunmak ister.

Kimileri IFLA Toplantısına katılmak ister, kimileri de Liber’e katılmayı.

Kimileri yazdığı makalenin WoS’ta yayınlanmasını ister, üstüne üstlük bir de atıf almak ister.

Kimileri başka bir iş yapmak ister.

Kimileri saygı ister, itibar ister.

Kimileri çok kitap okumak ister.

Kimileri TKD Başkanı, kimileri de ÜNAK Başkanı olmak ister.

Kimileri master yapmak, kimileri yabancı dil eğitimi için yurtdışına gitmek ister.

Kimileri bölümde hoca olmak ister.

İster Allah ister. Hakkıdır da. Aslında bu durum Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi konusuna kadar gider. Önce bir iş bulmakla, en temelden başlayıp zirveye çıkana kadar bir sürü istekle devam eder, ta ki kendini gerçekleştirene dek. Bu süreç içerisinde yapacağımız işlerin kalitesi bizim mutluluğumuzu da etkiler. Çok çalışarak bu aradaki süreci en iyi şekilde işletebiliriz. Yine bu süreçte sabırlı olmayı, deneyim kazanmayı, bizden öncekilerin tecrübelerinden faydalanmayı, disiplinlerarası bir yapıda olduğumuz için aslında birçok konuda bilgi sahibi olmayı, yenilikçi ve girişimci olmayı, teknolojiden anlamayı, katma değeri olan işleri ortaya koymayı, mücadeleci olmayı, yılmamayı, ısrarcı ve bir işin takipçisi olmayı, bir projeyi a’dan z’ye yürütmeyi, insan ilişkilerini ve kendimizi geliştirecek her türlü bilgiyle haşır neşir olmayı kendimize amaç edinmeliyiz.

Başarılı, mutlu, kendine güvenen kütüphaneci olmak için ve bu yukarıda belirttiğimiz isteklerin gerçekleşmesi için çok çalışmalıyız. Kendi değerimizi kendimiz ortaya çıkarmalıyız ve bunu yapacak bir potansiyele sahibiz. Gelecek bizim…