“Kütüphane ve İnsan: Yaşamın İçinden Öyküler” e-kitabı yayınlandı
Kütüphan-e Türkiye Projesi kapsamında basılı olarak yayımlanan “Kütüphane ve İnsan: Yaşamın İçinden Öyküler” kitabının elektronik kopyasına aşağıdaki bağlantıdan erişebilirsiniz.
Editör’den:
Kütüphan-e Türkiye Projesi’nin eğitim çalışmaları sırasında bir kütüphanecimizin katılımcılarla paylaşmış olduğu öykü elinizdeki kitabın esin kaynağıdır. O yalın ama dokunaklı öykü dinleyenleri duygulandırır ve heyecanlandırırken, geniş Türkiye coğrafyasının dört bir yanında hizmet vermekte olan kütüphanecilerimizin daha nice yaşanmış öyküyü biriktirdiğini de fark etmemizi sağladı. Eğitim programı sonunda bu öykülerden bir derleme yapma fikri kendiliğinden ortaya çıktı; kütüphanecilerimiz bizzat yaşadıkları, öznesi oldukları yahut okurlarının başından geçen kütüphane odaklı öyküleri kaleme alıp bize gönderdi. Yetmiş civarında katkı değerlendirildi, seçme ve düzeltmeleri yapıldı, yayıma hazırlandı.
Farklı kütüphanelerden birbirine benzeyen hatta bazen tekrar eden öykülerin geldiğini gördük. Öykü kahramanlarının isimleri değişiyor ama öyküler aynı kalıyordu. Bunlar arasında bir seçme yapmak gerekti; derlemenin kıstaslarından biri bu oldu. Ancak bu tür örtüşmeler bize gösterdi ki, aslında halk kütüphaneleri ülkenin farklı yerlerine taşıdıkları hizmet ile insanların hayatına eşdeğer katkılar vermekte, benzer güzellikler sunmaktadır. Dolayısı ile öyküleri tek bir kişiye yahut bir kütüphaneye ait olarak değil kütüphane – toplum ilişkisinin izdüşümü olarak okumak daha doğru olacaktır. Bu öyküler aynı zamanda bize söz konusu kütüphane-toplum ilişkisinin salt kitap ödünç vermek, okuma araştırma mekanı sağlamak gibi klasik hizmetlerin dışına taştığını, kütüphane ile kullanıcısı arasında çok daha derin, anlamlı, insani ve hayati bir ilişkinin var olduğunu anlatmaktadır.
Halk kütüphanelerimiz gelişmekte, çağa aya uydurmakta, yenilenmektedir; klasik hizmetler bu anlamda çeşitlenmekte ve zenginleşmektedir. Bilgisayarlaşmadan, bilgi teknolojilerinden faydalanan kütüphaneler hizmetlerini modernleştirmektedir; bilgisayar ve internet kütüphane kullanıcıları için kitap dışında yeni pencereler açmaktadır. Nitekim, kitabımızda bu yenilenmeye ilişkin, bilgisayar odaklı öyküler bulunmaktadır. Ancak görüleceği üzere öykülerimizin ağırlıklı kısmını insan hikayeleri oluşturmaktadır. Yazarlarımızdan birinin tanımıyla söyleyecek olursak kitabın ekseninde “hayata dokunan kütüphaneler” yer almaktadır. Onların insan hayatında ne derece önemli, ne derece belirleyici olabildiğine dair öyküleri biz de bu başlık altında topladık. Bu bölüm çoğunlukla, kütüphane ve kütüphane çalışanlarıyla kurdukları ilişkiler neticesinde hayatını değiştirip dönüştüren bireylerin başarı öykülerini içermektedir.
Eğitim, meslek seçimi gibi konulardaki katkıları yanında kütüphanelerin kişilerin eş seçimine, hatta ilk yardım alıp hayatta kalmasına dahi aracılık edebildiği bu bölümdeki çarpıcı öykülerden okunabilir. “Hayata tutunan kütüphaneler” başlıklı ikinci bölümde ise daha çok kendini var etmeye çalışan kütüphanelerin öyküleri yer almaktadır. Bir halk kütüphanesinin kurulması, yenilenmesi, kimi yerde okurla ve toplumla ilişkilerinin kurulması ve pekiştirilmesi büyük ölçüde kütüphane çalışanlarının çabasına bağlıdır. Bu bölümdeki öykülerimiz kütüphane personelinin özveri, adanmışlık ve meslek sevgisini yansıtır niteliktedir. Kütüphanecilerimizin tutkuyla yürüttükleri mesleklerinde elde ettikleri başarılar, eriştikleri hedefler, kimi zaman da hayal kırıklıkları ve ümitsizlikler neticede bu öykülerimizde de insan faktörünü öne çıkartmakta, kütüphane-toplum ilişkisi bağlamında hayata değin çarpıcı örnekler karşımıza çıkmaktadır.
Kütüphan-e Türkiye Projesi’nin girişimi çerçevesinde bu kitaba yapılan katkılar da esasında halk kütüphanesi – toplum ilişkisinin ve kütüphanecilerimizin özverili çalışmalarının birer küçük yansımasıdır. İmece usulü hazırlanan bu kitaba, Kütüphan-e Türkiye Projesi’nin pilot aşamasında yer alan 78 kütüphanenin büyük bölümü gönüllü olarak destek vermiş ve öykü göndermiştir. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü de bu çalışmanın yürütülmesine destek olmuştur. Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü’ne, halk kütüphanelerimize ve çalışanlarına teşekkürü borç biliriz. Başta anılan nedenler ve derleme aşamasında yaptığımız seçme neticesinde kitap 29 öyküden oluşmuştur. Bu öyküleri kaleme alan kütüphanecilerimize de ayrıca teşekkür ederiz. Onların sayesinde onların hikayeleri kitaplaşmış ve belge niteliği kazanmış oluyor. Okurlarımıza ayrıca kitapta okuyacaklarının yaşanmış öyküler olduğunu ancak kişi isimlerinin saklı tutularak değiştirilmiş olduğunu anımsatmak isteriz. Ümit ediyoruz ki, Kütüphan-e Türkiye Projesi yine değerli kütüphane çalışanlarımız sayesinde hayata geçtiğinde yeni öykülerin oluşmasına vesile olacak ve halk kütüphanelerimizin yeni hizmetleri bir başka kitap çerçevesinde tekrar belgelenecektir.
Cem Pekman
(Editör)
Yorum gönder