Muğla’da 148 yıllık Mevlevi Kütüphanesi hizmete açıldı
Muğla’da tarihî Şeyh Camisi’nin bahçesindeki, Mevlevi Hoca Mustafa Efendi tarafından 1865 yılında yaptırılan kütüphane restore edilerek hizmete açıldı. O dönemde Hoca Mustafa Efendi’ye ait olan 4 bin 426 adet çeşitli eserin tekrar kütüphaneye kazandırılması için de çalışma başlatıldı. Şeyh Camisi’nde öğle namazından önce düzenlenen açılış törenine AK Parti milletvekilleri Ali Boğa ve Yüksel Özden, Vali Fatih Şahin, İl Müftüsü Hasan Başiş, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mansur Harmandar, daire müdürleri, Kur’ân kursu öğrencileri ve cami cemaati katıldı.
Müftü Başiş, açılış konuşmasında, “Kütüphane, cumhuriyetin ilanından sonra değişik şekillerde kullanılmış, hattâ bir dönem noter olarak hizmet vermiş. Aydın Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne ait olan kütüphane, Muğla Hayırseverler Vakfı tarafından kirası ödenerek bugüne kadar depo ve öğrenci yurdu olarak kullanıldı. Sayın Valimiz Fatih Şahin’in destekleriyle İl Özel İdaresi tarafından restore edilen bina, bundan sonra kütüphane olarak hizmet verecek.” dedi. Hoca Mustafa Efendi’ye ait olan kitapları da tekrar kütüphaneye kazandırmak için çalışma başlattıklarını anlatan Başiş, “Hocanın 3 bin 804’ü Türkçe, 510’u Arapça, 57’si Fransızca, 53’ü Farsça ve ikisi İngilizce olmak üzere 4 bin 426 eseri bulunuyor. İnşallah bu eserleri kütüphanemize kazandıracağız. Benin bir istirhamım olacak; Hoca Mustafa Efendi’nin mezarı şu anki hastanenin altında bulunmaktadır. Sembolik de olsa hastane bahçesine bir mezar taşı yapılmasını istiyoruz.” diye konuştu.
Milletvekili Özden ise buradaki Kur’ân kursunun 1990 sonralarında başlayan tramvayla adeta çalışamaz hale getirildiğini vurgulayarak, “Burada eğitim gördüğüm dönemde pırıl pırıl işleyen bir binaydı. 2000’li yılların başlarında metruk, çürümüş, çökmüş ve içine girilemez hale gelmişti. Buralarda olmanın neredeyse suç olduğu bir atmosferin ürünü olarak bu binalar çok kötüydü. Bugün çok şükür modernize edilerek, içi pırıl pırıl hale geldi. Bugüne kadar Muğla’yı başkaları, başka şekilde anlamayı tercih etti. Dışarıdan algılamayla Muğlalının dinle diyanetle alâkası yok, irtibatını kesmiş, muhafazakârlık, Kur’ân, İslâm, hadis, dindarlık kelimeleri geçmeyen bir yer sanıyorlar. Oysa ki buradaki taş gibi kitabe diyor ki Muğlalı Mevlevi” şeklinde konuştu. Muğla’da 1937 yılında Vali Recai Güreli ve Hoca Mustafa Efendi’nin torunu İskender Alp Er’in belediye başkanı olduğu dönemde geçmişin izlerinin silindiğini belirten Özden, “Tarihimize ait izlerin her biri silinmeye, yok edilmeye çalışılıyor. Mezar taşları dahi sökülüyor, imha ediliyor. Mezarlar alınıp bir yerlere taşınmıyor. Adeta sembolik olarak mezarın değil, geçmişimizin üzerine beton dökülüyor. Allah bizi bu topraklarda bu şekilde lütfuyla yaşatıyor. Kendi geçmişine, tarihine, atasına, dedesine, dinine, diyanetine beton döken bir zihniyetin arkasından biz iyi yaşıyoruz. Burada onun için bu algının değişmesi lazım. Üzerindeki insanların durumu şu anda ne olursa olsun, biz bu toprakların üzerinde olan tüm hemşehrilerimizin değerlerine bağlı, kökenine inanan nesiller olarak devam etmek istediğine inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kaynak:http://www.muglayenigun.com/
Yorum gönder