Türk Kütüphaneciler Derneği Genel Başkanı Ali Fuat Kartal’ın Kütüphanesiz, Eğitmensiz Üniversiteleri ve eğitimin niteliğini ele aldığı “EN İYİ ÜNİVERSİTE HANGİSİ” başlıklı yazısı:

Üniversite Sınav sonuçlarının da açıklandığı bugünlerde gazetelerde çarşaf çarşaf üniversite reklamları, televizyonlarda üniversiteleri tanıtıcı programlar yer alıyor. Öyle güzel anlatıyorlar ki, zannedersiniz ki bizimkiler dünya üniversitelerine fark atar. Oysa birçok üniversitemiz liseden bozma, ne doğru dürüst kütüphanesi var ne de yeterli öğretim üyesi var. 

Ülkemizde eğitim sektörünün büyüdüğü, geliştiği bir gerçek, ancak ne eğitimin kalitesi ne de altyapısı yeterli değil. Üniversitelere sürekli yeni bölümler açılıyor, mevcutlarının da öğrenci kontenjanları artırılıyor. İyi, güzelde YÖK neye göre hangi verilere dayanarak bunları yapıyor. Eğer YÖK’ün bu konuda bir çalışması var ise kamuoyuna açıklasın da bizde bilelim.  Her yıl dünyanın en iyi üniversiteleri listesi yayımlanıyor. Türkiye’den sadece Bilkent ve ODTÜ ilk 200 arasına ancak son sıralarda girebiliyor. Bu üniversitelere baktığınızda her ikisi de zengin bir kütüphaneye sahiptir.

Tabii ki 16 milyon adet materyalli dünyanın en büyük akademik araştırma kütüphanesine sahip Harvard Üniversitesiyle kıyaslayamayız. Ne yazık ki, özellikle yeni üniversitelerimizin çoğunun kütüphanelerine, üniversite kütüphanesi demeye bin şahit lazım.  Bazılarında kafeteryaya kütüphaneden daha fazla alan ayrılmış. Üniversiteler derinlemesine araştırma, öğrenme, zihnen ve kalben kendini geliştirme yerleridir.  İyi bir kütüphane olmadan gerekli bütçe ayrılmadan bu nasıl mümkün olacak?

Kütüphane, bir üniversitenin bilim ve araştırmaya bakışıyla doğru orantılı olarak gelişir. Bu anlayışın olmadığı yerlerde ne kütüphane ne de bilimsel anlayışla yapılan bir eğitim yoktur ya da istenilen düzeyde değildir.”Bugün, ülkemizde bulunan bütün üniversitelerin kütüphaneleri olduğunu biliyoruz. Fakat bunlardan beş altısı hariç diğer üniversite kütüphanelerimizin yeterli olduğu söylenemez. Bu yüzden, birçok üniversitemiz için toplumun hafızasında o üniversitenin bir kütüphanesinin olduğuna ilişkin bir kayıt dahi yoktur. Üniversitelerimizin çoğunun kütüphanesi kanunların zorlaması, ya da bağış olarak gelen kitap, dergi, broşür gibi basılı malzemenin bir yerlerde toplanması sonucu oluşmuştur.  Birçok Üniversitemizde kütüphane hizmetleri yeterli değildir. Ama bundan şikayet eden ne hoca var ne de öğrenci. Çoğu üniversite yönetimi kütüphaneleri önemsemediği gibi, kütüphanecileri de önemsemezler. Belki de bütün olumsuzlukların çıkış noktası burasıdır.

Yeni kurulan üniversitelerde şık kafeteryalara, ışıklı koridorlara para harcamadan evvel adına layık kütüphaneler açalım, tanıtım günlerinde öğrencilere önce kütüphaneleri tanıtalım.

Ali Fuat Kartal

 TKD Genel Başkanı

Haber Kaynağı:

Aydın İleri