Kitap fakiri kütüphaneler-Prof. Dr. Bülent YILMAZ

Kitap fakiri kütüphaneler-Prof. Dr. Bülent YILMAZ

Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Bilgi ve Belge Yönetimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Yılmaz’ın kültür kenti Ankara’daki halk kütüphanelerine yönelik çalışması çarpıcı veriler ortaya koyuyor. Araştırma sonuçları, nüfusunun sadece binde 9’u halk kütüphanesinden yararlanan başkentte, uluslararası standartlara göre 2 milyon 550 bin kitaba daha ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Kentin büyük ilçelerinden Altındağ ve Etimesgut’ta ise vatandaşların yararlanabileceği bir kütüphane bulunmuyor.

Prof. Dr. Bülent Yılmaz, “Kültür ve Turizm Bakanlığının 2009 verileri”ne dayanarak yaptığı çalışmasının hem Uluslararası Kütüphane Dernekleri Federasyonu’nun (IFLA) belirlediği uluslararası standartlar hem de Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 1988 yılında oluşturduğu ulusal standartlara göre, Ankara’da halk kütüphanesi hizmetlerinin yetersizliğini göstermesi açısından ilgi çekici olduğunu söyledi.

Başkentte 103 halk kütüphanesi bulunması gerekirken merkez ve merkez ilçelerinde sadece 25 tane halk kütüphanesi bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Yılmaz, “Yaklaşık 4 milyon nüfusa sahip Başkentte nüfusun binde dokuzu (40 bin) kütüphaneye üye. Bu kişilerin 31 bini Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi kullanıcıları oluşturuyor. Kalan kütüphanelerden yararlanan kişi sayısı ise sadece 9 bin” dedi.

Türkiye’de yasa gereği çıkan tüm eserlerin bir kopyasının Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi’nde bulunmasının zorunlu olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Yılmaz, “Ankara’nın merkezi Kızılay’daki Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi bu niteliğiyle bir halk kütüphanesi olmanın yanı sıra bir derleme kütüphanesi. Halk kütüphanelerinden yararlanan yaklaşık 350 bin kişinin 150 bini Adnan Ötüken’nden yararlanıyor. Bu kütüphane oranların dışında bırakıldığında Başkentte halk kütüphanesi kullanan kişi sayısı binde 3’lerde kalıyor” diye konuştu.

Başkentin Kütüphanesiz İlçeleri

Ankara’nın Altındağ ve Etimesgut ilçelerinde hiç kütüphane bulunmadığını diğer birtakım ilçelerinde de sadece ‘şube kütüphaneler’ olduğunu ifade eden Yılmaz, kütüphanelerdeki kitap sayısı açısından da ortaya çıkan tablonun uluslararası standartların çok gerisinde kaldığını işaret etti.

Başkent ve merkez ilçelerindeki halk kütüphanelerinde toplam 760 bin kitap bulunduğunu, Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesindeki kitap sayısı dışarıda tutulduğunda tüm kütüphanelerdeki kitap sayısının 150 bin civarında kaldığını söyleyen Prof. Dr. Yılmaz, “Uluslararası standartlara göre 2 milyon 700 bin kitabı olması gereken Ankara’nın halk kütüphanelerinin 2 milyon 550 bin kitaba daha ihtiyacı var. Bu eksiklik nedeniyle halk kütüphanelerinde 6 kişiye ancak bir kitap düşüyor” ifadelerini kullandı.

Başkentin halk kütüphanelerinde çalışan personel sayısının da yetersiz olduğunu vurgulayan Bülent Yılmaz, kütüphanelerin 242 personeli bulunması gerekirken var olan personel sayısının 98 ile sınırlı olduğunu kaydetti.

Ankara ve merkez ilçelerinde bulunan 25 halk kütüphanesi binasından sadece 3’ünün kütüphane binası olarak tasarlandığını anlatan HÜ Öğretim Üyesi Yılmaz, diğer kütüphane binalarının ise orijinalinde kütüphane olarak inşa edilmemesine karşın sonradan kütüphane olarak kullanıldığını dile getirdi.

Halkın Kullanmadığı Halk Kütüphaneleri

Kütüphanelerde bina, kullanıcı sayısı, personel, koleksiyon ve bütçenin önemli olduğunu aktaran Prof. Dr. Yılmaz, bu 5 unsur açısından da Ankara’nın durumunun, standartların ve Avrupa’nın çok çok gerisinde olduğunu belirtti.

Bu konuda sorumluluğun sadece Kültür Bakanlığı’nda değil belediyelerde de olduğunu ifade eden Yılmaz, Ankara Büyükşehir Belediyesi ve diğer belediyelerin toplam sadece 3-4 tane kütüphanesi olduğunu oysa Batılı ülkelerde kütüphanelerin belediyelerin sorumluluğunda olduğunu kaydetti.

Bülent Yılmaz, “Ne yazık ki Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin gerçekten çağdaş bir halk kütüphanesi yoktur ve bu büyük bir eksikliktir. Türkiye’nin en okumuş yazmış kentlerinden birisi ve üstelik başkenti olan Ankara’daki kütüphane durumu Avrupa ile aynı durumda olmayı bir kenara bırakın, her açıdan Afrika durumunda” şeklinde konuştu.

Araştırma sonuçlarına göre Türkiye’deki durumun da farklı olmadığını anlatan Prof. Dr. Bülent Yılmaz, “Avrupa Birliği ülkelerinde halkın yüzde 25’i kütüphanelere üye iken Türkiye’de bu rakam yüzde 1. İskandinav ülkelerinde toplumun yüzde 60’ı okuyacağı kitabı kütüphaneden alır, gazetesini orada okur, internete orada erişir” dedi.

Halk kütüphanelerini aslında halkın kullanmadığına dikkati çeken Prof. Dr. Yılmaz, Ankara’da da Türkiye genelinde de halk kütüphanesinden yararlanan nüfusun yüzde 90’a yakınının öğrenci olduğunu söyledi.

Halk Kütüphanelerinin İl Özel İdarelerine Devri

Bir ülkenin başkentinin diğer şehirler için örnek olması gerektiğini ifade eden Yılmaz, Kültür Bakanlığı’nın halk kütüphanelerine ilişkin bir an önce kısa, orta ve uzun vadeli bir kütüphane politikası oluşturması gerektiğinin altını çizdi. Halk kütüphanelerinde her yönden bir reforma ihtiyaç olduğunu öne süren Yılmaz, Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmekte olan “halk kütüphanelerinin il özel idarelerine devri”ne ilişkin tasarıya da değindi.

Prof. Dr. Bülent Yılmaz, şunları söyledi:

“Tasarıya göre il halk kütüphaneleri ve büyükşehir merkez ilçe kütüphaneleri Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olarak bırakılıp, ilçe kütüphaneleri il özel idarelerine aktarılacak. Yani aralarındaki teknik ve yönetsel işbirliği ortadan kaldırılıyor. Bir parçayı devrediyorsun, diğer yapı özel idarede kalıyor. Bu çok çarpık bir yapı. Öngörülen biçim, dünyada örneği olmayan bir biçim. Türkiye’de il özel idareleri genellikle güncel siyasetten çok fazla etkilenen kurumlar. Biz kütüphanelerimizi gerekli hukuksal altyapı sağlanmadan devredersek bunlar politik kurumlar haline gelebilir, halk kütüphanesi binaları farklı amaçlarla kullanabilir, kitap seçiminde politik davranılabilir, personel başka amaçlarla kullanılabilir. Yeterince bütçe ayrılmaz çünkü kütüphaneler çok da oy getiren kurumlar değildir. Dolayısıyla politik yatırım yapılabilecek kurumlar gibi görünmeyip atıl hale gelebilir.”

İlçe kütüphanelerini yönetecek özel idarelerde yeterli nitelikte insan olmadığını savunan Yılmaz, “Tasarı kabul edilirse ilçe halk kütüphaneleri biraz kendi haline bırakılmış gibi olacak. Öngörülen sağlıksız bir yapıdır. Mutlaka bunun geri çekilmesi ve tekrar düşünülmesi, pilot uygulamaların sınanması, bu işten anlayan Türk Kütüphaneciler Derneği gibi sivil toplum örgütlerinin bakanlık ve akademisyenlerle bir araya gelip bu işin geçiş sürecine ilişkin bir protokol hazırlanması lazım” diye konuştu. 

Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/