Halk Kütüphaneleri Yerel Yönetimlere Devredilmemelidir-Prof. Dr. Bülent YILMAZ

Halk Kütüphaneleri Yerel Yönetimlere Devredilmemelidir-Prof. Dr. Bülent YILMAZ

Sayın Milletvekili,

Halk kütüphanelerinin yerel kuruluşlar oldukları ve bu nedenle Dünya’da yerel yönetimlerin sorumluluğunda hizmet verdikleri doğrudur. Ancak onların gelişmiş olmalarının ve nitelikli hizmet vermelerinin bu nedenden, yani yerel yönetimlere bağlı çalıştıklarından kaynaklandığını söylemek bilimsel olarak olanaklı değildir.
Bildiğiniz üzere, Türkiye’de Batı ölçüsünde gelişmiş ve oturmuş bir yerel yönetim yapısı henüz mevcut değildir. Halk kütüphanelerinin yerel yönetimlere bağlı olarak çalıştığı batı ülkelerinde, bilindiği üzere, örneğin trafik, konut, sağlık, eğitim konularında da yerel yönetimler sorumludur. Yani, yönetim yapısı bu alanları kapsayacak biçimde ve bir bütün olarak çalışmaktadır. Oysa bu yasa tasarısı ile bazı kurumların devredilmesi öngörülmektedir. Bu yasa tasarısının arkasında “halk kütüphaneleri o kadar da önemli kurumlar değildir ve bu nedenle yerel yönetimlere devredilebilir” biçiminde bir düşünce hissedilmektedir.
Halk kütüphanelerinin yerel yönetimlere bağlı hizmet vermeleri ilkesel olarak doğru olmakla birlikte, Türkiye’de bugünkü yerel yönetim yapısı, mevcut halk kütüphanesi mevzuatı ve diğer bağlayıcı mevzuatla yerel yönetimlere devredilmelerinin çok ciddi ve onarılamaz yanlışlıklara yol açacağı söylenebilir. Böylesi bir değişim Türkiye’de halk kütüphanelerinin büyük bölümünün sonu olacaktır. Çünkü;
1. Halk kütüphanesi hizmetlerinin yerel yönetimler tarafından hangi ilkeler çerçevesinde organize edileceğini açıklayan mevzuat yoktur. Dolayısıyla bu haliyle, yani TBMM’den geçirilecek bir yasa ile halk kütüphanelerini devralacak yerel yönetimler buna hazır da değildir, istekli de görünmemektedirler.
2.  Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü’nün politika oluşturma, strateji geliştirme, standartlar yaratma ve uygulama, teknik ve hukuksal denetim yapma, kütüphaneler arası eşgüdümü sağlayacak birimler kurma, danışma, hizmet içi eğitim verme vb. görevleri gerçekleştirecek organizasyon yapısı içinde olması zorunludur. Oysa Genel Müdürlük bugün bu yapıda değildir ve yasa tasarısında bu öngörülmemektedir.
3. Değişikliğin yaşama geçirilmesiyle, büyük ölçüde yerel yöneticilerin kişisel duyarlılıklarına bağlı olarak halk kütüphanesi hizmetleri bazı yerlerde gelişme gösterebilir. Ancak il ve ilçelerin çok büyük bölümünde halk kütüphanesi hizmetleri bugünkü yapısının ve düzeyinin dahi gerisine düşecektir. Ayrıca, halk kütüphaneleri arasında büyük gelişmişlik farkları ve eşitsizlikler ortaya çıkacaktır.
4.  Yerel yönetimler yasal zorunluluk olmadığı sürece politik getirisi olmadığı düşüncesiyle kütüphane hizmetlerine yeterli finansal kaynak ayırmayacaktır.
5.  Halk kütüphaneleri hemen her konuda güncel kısır politikaların etkisi altına girecektir.
6. Halk kütüphanesi binaları, kaynakları ve personeli başka amaçlarla kullanılabilecektir.
7. Halk kütüphanelerine kaynak/materyal seçimi yerel yönetimlerin politik yaklaşımlarına bağlı olabilecektir.
8.  Bütün bunların ötesinde, birçok yerde halk kütüphaneleri tıpkı bugün Bakanlık tarafından belediyelere devredilen kütüphanelerde olduğu gibi kapatılacaktır.
9.      Yeni yapı kütüphaneler arasında büyük gelişme farklarına neden olacaktır.
Bu konuda yapılmış bir yüksek lisans tezi (Özden 2008) verileri Türkiye’deki halk kütüphanecilerinin de bu düşünceleri taşıdıklarını açıkça göstermektedir.
Bunun dışında, bir ara çözüm gibi düşünüldüğü anlaşılan il ve bazı ilçe halk kütüphanelerinin Bakanlıkta tutulması diğerlerinin özel idarelere bağlanması gibi bir yaklaşım ise temelden yanlıştır ve büyük karmaşaya yol açacaktır. Gerek yönetimsel gerekse teknik olarak tam bir karmaşa anlamına gelen böylesi bir düzenleme düşüncesinden hemen vazgeçilmelidir. Bunun dünyada da örneği bulunmamaktadır.
Bütün bunlardan başka, daha 2009 yılının sonunda gerçekleştirilen V. YAYIN KONGRESİ KÜTÜPHANELER VE DERLEME SORUNLARI KOMİSYONU tarafından hazırlanan ve Kongre tarafından kabul edilen raporda halk kütüphanelerinin gerekli koşullar sağlanmadan yerel yönetimlere devredilmesinin yanlış olacağı açıkça belirtilmiştir. Bakanlığın ve Komisyonunuzun politika oluşturmaya rehberlik eden bu Kongrede alınan kararlara aykırı yaklaşımları büyük çelişki olacaktır. Ayrıca bu tasarı halen TBMM’de Genel Kurul’a gelmeyi bekleyen “Yazma Eserler Başkanlığı” yasa tasarısı ile de çelişkiler taşımaktadır.
Bu çelişkiler giderilse dahi bugünkü koşullarda gerçekleştirilecek bir devir yanlış olacaktır.

Sayın Milletvekili,

Komisyonunuzda görüşeceğiniz bu konuya ilişkin olarak sadece mesleğime ve kurumuma sahip çıkma kaygısıyla belirtmek isterim ki, gerekli koşulları sağlanmadığı sürece halk kütüphanelerinin yerel yönetimlere devri yanlış olacaktır. Şu anda da bu koşullar mevcut değildir ve dolayısıyla halk kütüphaneleri yerel yönetimlere devredilmemelidir.

Prof.Dr. Bülent Yılmaz
Hacettepe Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü