[avatar user=”cemozel” /]
Cem ÖZEL
Kullanıcı Hizmetleri Yöneticisi/Sabancı Üniversitesi Bilgi Merkezi

Seçimler yaklaşıyor. Bu yazıyı büyük kütüphaneler kurmayı seçim vaatlerine ekleyen adayları gördüğüm için yazmak istedim.

Yıllardır seçim gördük. Belediye başkanı olmak için kendilerini paralayanları hep takdir etmişimdir. Bu uğurda varını yoğunu satıp, ille de belediye başkanlığına soyunacak adayların insan üstü bir efor sarfetmelerini görmek adeta bir gurur kaynağı! Demek ki vatandaşa hizmet etmek için yanıp tutuşuyorlar diye düşünüyorum. Kendimce buna başka bir izah bulamam. Bu düşüncelerim idealist belediye başkan adayları için geçerli.

Benim de bir yurttaş olarak belediye başkan adaylarına bir çift sözüm var.

Öncelikle seçimi kazanacak olan belediye başkanlarına Allah yardım etsin. Nasıl bir vebalin altına girdiklerini biliyorlardır umarım.

Sadece kendisinin değil, başkanlığı altında çalışacak bütün personelin dürüst ve adil çalışmalarını sağlamak için elinden gelenin fazlasını yapmalı.

Yapmış olduğu her harcamayı kalem kalem tutup, gerektiğinde herkese sunabilmeli.

Kendilerini nimetten sanıp oy verenlerden üstün görmemeli.

Tutamayacağı sözler vermemeli.

Bütçesindeki parayı yandaşlarına kazandıracağım diye, kaldırım taşlarını söküp yerine yeni kaldırım taşları döşememeli.

İstifa mektubu her an cebinde olmalı. “Yolsuzluk”, “görevi kötüye kullanma” vb. durumlarda, bir ima dahi olsa tereddütsüz basmalı istifayı.

İşi, çok iyi bilene vermeli, babasının oğluna değil. Akrabaları onunla çalışmaktan çekinip belediye binasının yanına bile yaklaşmamalı; çünkü akrabaları bilmeli ki, başkan, laf olmasın diye, onları diğerlerinden daha fazla çalıştırır.

Bir hizmet insanı olacağı için başkanlığı döneminde kendi partisiyle ilişiğini kesip bütün ilçe ya da illerdeki halkla eşit mesafede olmalı.

Popülist yaklaşımlarla hizmette sürekliliği sağlamayacaksa, kütüphane kurma sevdalısı olmamalı.

Toplumun geneline örnek olacak pozitif yönünü geliştirmeli.

Başıboş gezen gençleri toplayıp onların gücünden yararlanarak, enerjilerini daha verimli işlerde kullanmalı. Mesela her semtte bir orkestra kurarak gençleri müziğe yönlendirip yaz aylarındaki festivallerde bu gençlere güzel halk konserleri verdirtmeli. Böylece suç oranını azaltmalı.

Kitap okuma alışkanlığını kazandıracak etkinliklere imza atmalı.

Başkanlık bir gücü temsil eder. O da kibire neden olabilir. Bu nedenle sürekli korumalarla gezip, halkı kendisinin zararlı düşüncelerinden korumalı.

Makam aracı, diğer bütün belediye başkanlarına örnek teşkil edecek sadelikte ve ucuzlukta olmalı. Mesai bitiminde makam arabasını garaja çekmeli ve kendi aracını kullanmalı.

Sözün kısası örnek bir belediye başkanı, herkese iyi gelecektir. Bunu istemek hepimizin hakkıdır.